WAD ” WORLD ART DAY” DÜNYA SANAT GÜNÜ”
” Bu hafta sizlere ” Dünya Sant Günü ” nden bahsetmek istiyorum. Büyük usta Leonardo Da Vinci’nin doğumgünü olan 15 Nisannın artık ” Dünya Sanat Günü ” olarak kutlanacak. Hem de Türkiye’nin, 5-6 nisan 2011 tarihlerinde, Meksika’nın Guadalajara kentinde, 17. si yapılan AIAP/IAA Genel Kongresi’nde verdiği öneri ile kabul edilerek. UPSD başkanı Sayın Bedri Baykam da, aynı toplantıda Dünya Yönetim Kurulu’na seçilmiştir. Başta İstanbul olmak üzere, birçok ilde biz sanatçılar da sergilerle, eğlencelerle bu çoşkuyla katılacağız. E, anneler günü, babalar günü, sevgililer günü v.b. olur da Sanat Günü olmaz mı? Ben seçim için UPSD Sanat Merkezi’ne eserlerimin görsellerini yolladım bile. İstanbulda Nişantaşı’nda dükkanların vitrinlerinde sergilenmek üzere. Elbirliği ile İzmir’de de bu çoşkuyu yaşayalım, yaşatalım istiyorum. Biraz da büyük usta Leonardo di ser Piero da Vinci hakkındaki bilgilerimizi tazeleyelim mi? İsminin anlamı Vinci’li Üstad Piero’nun oğlu Leonardo’dur. Leonardo Da Vinci (15 Nisan 1452 – 2 Mayıs 1519), Rönesans’ın en önemli üç sanatçısından biridir. O, sanatçı olduğu kadar, yaratıcı ve kendini hedeflerine adamış bir düşünürdür de. Sanatını yanı sıra bilim adına birçok buluşlar yapmış, anatomi, havacılık, mimarî, felsefe alanında birçok proje geliştirmiştir. Bu projeleri ustanın çizim defterlerinde görebiliriz.Vinci kasabasında doğduğundan ve o yıllarda kişiler doğdukları kasabanın adını, soyadı olarak aldıklarından, ona da bu soyadı verilmiştir. Daha yirmi yaşındayken Floransa’da Ressamlar Locası’na ” usta” sıfatıyla kabul edilmiştir. Milano ve Floransa’da dükler, Fransa’da ise kral için çalışmıştır. Sağ koluna inen felç yüzünden, resimden ziyade bilimsel çalışmalara ağırlık vermiştir. O zamanlarda dostu Melzi kendisine çok yardım etmiştir. Daha sonra Fransa’da Amboise yakınında Cloux’ta ölmüştür. İstanbul için Haliç Köprüsü projesi yollamış ama bu hiçbir zaman hayata geçirilememiştir. Çok sayıda tablo ve tamamlanamamış eserleri vardır. En ünlü eserlerinden ” Mona Lisa” Paris Louvre Müzesi’nde, ” Son Akşam Yemeği” ise Milano’da, Santa Maria Delle Grazie’de bulunmaktadır. Birçok deneylerinin arasında, bu işinde ” Fresco” yerine ” panel üzerine yağlıboya” kullanmıştır. ” Kayalıkların Meryemi” ise Rönesans döneminin en önemli eserlerindendir. Döneminin önemli idarecilerinin yanında çalışmasına rağmen, hiçbir zaman sanatsal ve teknik arayışlarını elden bırakmamıştır. Ressamlara da şu tavsiyede bulunmuştur.” Sanat kazanmak istediğin zenginliklerden çok daha büyük bir zenginliktir” . Bence bu sözü, bizi sürekli yarattığımız eserler ve onların aldığı başarı, madalya yerine satışlarını sorgulayarak değerlendirenlere de duyurmak gerekir. Sanatçıysanız, üretiyorsanız bu ülkede, hemen kaça satıyorsunuz, ne kadara mal ediyorsunuz gibi sorularla boğulur, o eseri doğururken ve sonrasındaki yaşadıklarınız sorgulanmaz bile. Bu tıpkı her türlü tüketim malzemelerine, hiç düşünmeden binlerce lirayı layık görüp kıyan, iş kendisine belki de yepyeni ufuklar açabilecek sanatsal malzemelere sıra gelince, cebine akrep kaçanlara için bir irdeleme. Benim öğrencilerim bu kapsamın dışında; her biri büyük özverilerle, benim gibi, en iyi malzemeyi kullanıp, turistik geziler yerine birlikte sanat aktiviteleriyle dolu gezilere katılarak donanıyorlar, doyuma ulaşıyorlar. Onlar zaten toplumun en bilinçli, önce kendisine, sonra çevresine duyarlı, saygılı kişileri bence. Benim için çok değerliler. Diğerleri boşa zaman harcarken onlar ailelerinden, ekonomik olanaklarından fedakârlık edip çalışmalara katılıyorlar. Sonuçları da ortada. Bazen ürettiklerine bakıp benim eserim mi diya şaşırdığım bile oluyor. Ülkede sanata ve sanatçıya yeteri kadar değer verilmiyor, eserler konusunda uzman olduğu meçhul kişiler tarafından eleştiriliyor, tahrip ediliyor, kınanıyor. Bizlere en büyük değeri veren Atamı’ın kemiklerini sızlatırcasına.Oysa ” O” ne güzel söylemiş bizim için: ” Sanatsız kalan bir milletin, hayat damarlarından biri kopmuş demektir” Hepiniz milletvekili olabilirsiniz, bakan olabilirsiniz… Hatta cumhurbaşkanı olabilirsiniz. Fakat sanatkâr olamazsınız. Ruhun şâd olsun atam, seni ve bu sözlerini hep hatırlayıp sonuna kadar ayakta kalacağız ve üreteceğiz, birileri fark etse de etmese de;değer verse de vermese de….